Ayşegül ÖZALP
Yoğun bir eğitim olacağını söylemişlerdi ama bu kadarını doğrusu tahmin edememiştim. Yorulduk mu? Hem de çok. Uykusuz kaldık mı? Hem de nasıl! Eğlendik mi? Hepsinden öte! Özellikle grupça yaptığımız çalışmalarda, (kısa film çekme, radyo programı hazırlama, hareketli film yapma, medya ile bir kampanya yürütme vb.) gözümüzden yaş gelinceye kadar güldüğümüz zamanlar oldu. Aynı zamanda birçok meslektaşımla tanışma, bilgi ve tecrübelerinden faydalanma, güzel arkadaşlıklar kurma fırsatı da yakaladım. Yani özetle bir hafta ancak bu kadar yoğun, dolu dolu ve keyifli geçebilirdi.
HAYALLER VE GERÇEKLER
Bu zamana kadar gittiğim eğitimlerden çok da farklı bir ortam beklemiyordum aslında. Beklentilerim vardı elbette ama kafamda bir sürü de soru işareti. Acaba verimli bir eğitim olacak mıydı? Acaba 12 saatlik yorucu geçen yolculuğuma değecek miydi?
21 Haziran’dan itibaren başlayıp 28 Haziran’a kadar süren dijital yolculuğumuzun ilk durağı Konya’ydı. İlk beş gün süren Konya’daki eğitimimizde gündüzleri alanında uzman birbirinden değerli hocalarımızın bilgileriyle beslenirken, akşamları da İl Millî Eğitim Müdürlüğünün ve Büyükşehir Belediyesinin öncülüğünde Konya şehrimizin güzelliklerini keşfetme imkânı bulduk. 49 farklı ilden gelen 96 katılımcı öğretmeni bu kadar güzel ağırlayabilmek ve gösterilen misafirperverlik sanırım her baba yiğidin harcı değil.
25 Haziran 2019 gecesi keyifli bir hızlı tren yolculuğundan sonra ikinci durağımız Ankara şehri oldu. Ankara’daki eğitimimiz ise baş döndürücü bir hızla geçti. Birçok değerli kurumu (TRT Yayıncılık Tarihi Müzesi, Anadolu Ajansı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) ziyaret ettik ve sayıca kalabalık olmamıza rağmen çok sıcak karşılandık. Televizyon karşısında gıpta ederek izlediğim halk müziği sanatçılarını canlı olarak yerinde dinlemek, onlarla fotoğraf çektirmek ise hiç unutamayacağım güzel bir anı olarak kalacak bende.
Bu eğitim sayesinde öğrendiğim her yeni bilgiyle içimde bir burukluk oluştu. Bilmediğim meğer ne çok şey varmış. Ne çok değerli bilgiden bihabermişim. Ama diğer taraftan bu şansı yakaladığım için de mutluyum. Hatta birçok arkadaşımın bilmediği, karşılaşmadığı şeyleri bilmenin gururu da var.
Yoğun bir eğitim olacağını söylemişlerdi ama bu kadarını doğrusu tahmin edememiştim. Yorulduk mu? Hem de çok… Uykusuz kaldık mı? Hem de nasıl!.. Eğlendik mi? Hepsinden öte!.. Özellikle grupça yaptığımız çalışmalarda, (kısa film çekme, radyo programı hazırlama, hareketli film yapma, medya ile bir kampanya yürütme vb.) gözümüzden yaş gelinceye kadar güldüğümüz zamanlar oldu. Aynı zamanda birçok meslektaşımla tanışma, bilgi ve tecrübelerinden faydalanma, güzel arkadaşlıklar kurma fırsatı da yakaladım. Yani özetle bir hafta ancak bu kadar yoğun, dolu dolu ve keyifli geçebilirdi.
Şu anda omuzlarımda güzel işler yapacak olmanın sorumluluğu, içimde ise bir an önce gerçekleştirmenin sabırsızlığı var. Okula yeni başlayacak bir öğrencinin telaşı sarıyor beni. Bize bu güzel duyguları yaşatan başta projenin yürütücüsü Hüseyin SAYIN olmak üzere proje ekibine ve bu projede emeği geçen katkısı olan herkese sonsuz teşekkürler… O hâlde zaman, az konuşup çok iş yapma zamanı!